Zıkkım ye ne demek TDK ?

Ceren

New member
Zıkkım Ye Ne Demek? Bir Kelimenin Derinliklerine Yolculuk...

Merhaba forumdaşlar,

Bugün sizlerle çok ilginç bir kelime üzerine düşündüğüm, zamanla derinleşen bir hikâye paylaşmak istiyorum. Hepimiz farklı bakış açılarına sahip insanlarız, ancak bazen bir kelime, bir cümle ya da bir söylem; içimizi, kalbimizi, tüm duygularımızı birleştirir. Bugün bu kelimenin derinliklerine inmek istiyorum: "Zıkkım ye."

Çoğumuzun günlük dilinde geçen bir tabir olsa da, anlamı çoğu zaman yüzeysel kalır. TDK’ye baktığınızda sadece kaba bir şekilde "ayıp, küfürlü bir söylem" olarak tanımlanmış. Ancak benim için bir kelimenin ardındaki duygular her zaman daha önemli olmuştur. Bu yüzden, "zıkkım ye"yi anlamak için her iki cinsiyetin bakış açısından bakalım, hem de bir hikâye ile...

---

Bir Çift, İki Farklı Duygu: İsmail ve Elif'in Hikâyesi

Bir sabah, İsmail ve Elif bir kafenin önünde karşılaştılar. İsmail, sürekli hayatı çözüm odaklı gören, pragmatik bir adamdı. Hemen her soruna, her duruma bir çözüm önerisi vardı. Elif ise empatik, duygusal ve insan odaklı bir kadındı. O, problemleri çözmektense, önce hisleriyle, duygularıyla yaklaşır, kalpten kalbe bir bağlantı kurardı.

İsmail, kahvesinin üzerine yazılan "zıkkım ye" yazısına takıldı. Birinin serbestçe yazabileceği, hiç düşünmeden ağzından dökülebilecek bir küfür gibi görünüyordu.

"Bu ne böyle?" diye sordu İsmail, "Kimse burada ne söylediğini düşünmeden nehir gibi lafı boca ediyor. Bu nasıl bir saygısızlık?"

Elif, İsmail’in aksine, yazıyı hemen yargılamamıştı. Düşündü bir an, ardından şöyle dedi:

"Belki de bu, bir isyanın ifadesi. Birinin hislerinin yoğun olduğu, artık sabrının taşmaya başladığı anı... Birinin kalbinin yorgun olduğu, sesini çıkartamadığı zamanlarda patlak veren bir tür çıkış yolu. İsmail, kelimeler sadece kaba değil, bazen bir duygu patlamasıdır."

İsmail buna katılmadı. O, insanların çözüm araması gerektiğini savunuyordu. "Empati ve duygu tamam, ama bazen insanlar sadece sinirlenirler ve içinde bulundukları durumu daha da zorlaştırırlar. Hadi diyelim ki haklısın, ama her durumu çözüme kavuşturmalıyız."

Elif, gülümsedi. "Bazen, çözüm bulmak için önce anlamamız gerek. Birine yardım etmek, onu çözümleyecek bir şey söylemek değil, önce onu dinlemekle başlar. Belki de, "zıkkım ye" dediğinde o kişi sadece birinin onu anlamasını istiyordur."

İsmail bir an durakladı. O anda, Elif'in söyledikleri, gerçekten de İsmail’in bakış açısını biraz sarsmıştı. Kendi kendine düşündü: "Belki de bazen sorunları çözmek yerine, sadece hissedebilmek gerek."

---

Zıkkım Ye: Gerçekten Ne Demek?

"Zıkkım ye", Elif'in dediği gibi, sadece bir öfke ifadesi olabilir. Ancak bu kelimenin içinde çok daha derin bir anlam gizli olabilir. TDK’de kaba ve çirkin bir söylem olarak tanımlanmış olsa da, her kelime bir duygunun, bir hissin, bir anın ifadesi olabilir. Belki de bazen, kelimeler kendiliğinden dile gelir; ama bu onların yalnızca duygularımızı ifade etmenin, kimliğimizi yansıtmanın yolu olduğunu unutmamalıyız.

İsmail’in bakış açısı, sorunları her zaman çözmeye yönelikti. O, sadece bir şeylerin hemen yoluna girmesini istiyordu. Kadınlar ve erkekler arasında bir fark da burada başlıyor aslında. İsmail, her durumu stratejik bir şekilde çözmeye çalışırken, Elif hislerin ve duyguların peşinden gitmeyi tercih etti.

Biri, durumu anlamaya, hissiyatı derinlemesine yaşamaya ihtiyaç duyuyordu. Diğeri, bir çözüm arayışındaydı. Belki de bu kelimenin içinde bir parça çözüm bulma ve bir parça da hissetme arzusunu görmek mümkün. "Zıkkım ye" kelimesi, iki dünyanın çatışmasını temsil ediyor olabilir.

---

Hikâyenin Sonu: Duyguların Değeri

Hikâyenin sonunda, İsmail bir süre düşündü. "Zıkkım ye"yi, tıpkı Elif'in dediği gibi, bir duygunun dışa vurumu olarak kabul etti. Belki o an için bir çıkış yolu değildi, ama bir his, bir öfke, belki de bir isyan ifadesiydi.

"Zıkkım ye" demek, bazen birinin duygu yüklü isyanını yansıtır. İsmail, çözüm odaklı yaklaşımını biraz daha yumuşatmaya başladı. Her şeyin çözülmesi gerekmeyebilir; bazen duygularımızla yüzleşmek ve kabullenmek de bir çözüm olabilir.

Elif ve İsmail, birbirlerine bakarak gülümsediler. Belki de her kelime, her duygusal patlama, bir şeylerin altındaki gizli mesajları ifade ediyordu. Ve bazen, "zıkkım ye" demek de sadece bir kelimenin ötesinde, bir kalbin ağlaması, bir ruhun çığlığıydı.

---

Sizce, "zıkkım ye" sadece bir küfür mü, yoksa daha derin bir anlam taşır mı? Bu kelimeyi nasıl değerlendiriyorsunuz? Duygusal bir anlam yükleyebilir miyiz? Hep birlikte bu konuyu daha da derinlemesine incelemek için fikirlerinizi bekliyorum.